“Miyav miyav” der gezermiş
Her zaman süt içermiş (Kedi)
İki uzun kulağı var
Küçük top kuruğu var
Zıp zıp zıplar
Havuç yiyip ormanda yaşar(Tavşan)
Otu samanı yer
Sütümden çocuklar içsin der
“Mö mö” diyerek kırlarda
gezer(İnek)
Herkesi taklit ederek
Yerde kıvrım kıvrım kıvrılırım
“Tıss” diye ses çıkarırım
Sürünerek yol alırım
Kobra, çıngıraklı, piton gibi
türlerim var (Yılan)
Yağmur yağınca ortaya çıkarım
Yolda yürürken iz bırakırım
Taze yaprak yemeğe bayılırım
Sıra sıra odalar, birbirini kovalar
.(Tren)
Ayakları su içer, üstünden gelen geçer. (Köprü)
Dumanı tüter, isterse gider, balık
değildir denizde yüzer. (Gemi)
Bir teker, iki teker, üç teker, iki
ayakla nasıl gider. (Bisiklet)
Ormanda daldan dala gezer
Muzu en çok o sever(Maymun)
“hav hav” der atlarmış
Kemiği yakalarmış (Köpek)
Önce tırtıldı, sonra koza ördü
Kozadan çıkınca herkes rengarenk
kanatlarını gördü (Kelebek)
“ vak vak” der
Derede gölde yüzer (Ördek)
“üüü üüü” diyerek
“Gıt gıt gıdaak” der
Her gün yumurta vermek ister
(Tavuk)
İnce uzun kuruklu
Minicik sivri burunlu
Kedi düşmanı
Peynir düşkünü (Fare)
Ağaç gövdesindeki kavukta
yaşar
Cevizi fındığı çok sever
Tüylü kıvrık kuyruğu ile
Çabuk çabuk gider(Sincap)
En yüksek dallardaki
En güzel yaprakları o yer
En uzun boylu benim der (Zürafa)
Duvarda dolanırım
Sekiz küçük ayağımla
Durmadan ağ örerim
Bilin bakalım ben hangi böceğim
(Örümcek)
Bir evde üç pencere, biri yanar
biri söner. (Trafik ışıkları)
Bir odada dört teker, tıngır mıngır
gider. (Otomobil)
Uçurtmayım, çatıyım
Vardır üç köşem, üç kenarım (üçgen)
İlerlemek istiyorsan hiçbir köşeye
takılmadan
Beni seçmelisin şekillerin
arasından
Nasıl bulurum dersen
Bak bakalım dünya nasıl ve tabi ki
güneş
Zıplayan bir top, dönen bir
tekerlek
İşte şimdi yakaladın beni
kahkahayla gülerek (daire)
Annemin dört çocuğu var
Dördününde boyu aynı
El ele tutuşunca
Dördü olur dört köşe (kare)
Dört köşem var dört kenarım
Ama benzemem kareye
Bir kapı olabilirim
Ya da duvarda çerçeve (dikdörtgen)
Karnı şişik,
Kafaya yapışık (Burun)
Benim iki pencerem var,
Etrafı etten duvar,
Hergün erkenden açarım,
Gece olunca kaparım. (gözler)
Yarım kaşık,
Duvara yapışık.(kulak)
İki kapağı açarım,
Lokmaları atarım,
Çiğner çiğner yutarım. (Ağız)
Minicik doğar,
Anne sütüyle doyar.(Bebek)
Kirlenirsem sokakta,
Yıkanırım orada,
Mikroplardan hiç korkmam,
Bırakırım burada,
Suyla, sabun çok boldur,
Burada olmak ne hoştur. (Banyo)
Annem en çok zamanı,
Hep burada geçirir,
En lezzetli yemekleri,
Bizim için pişirir,
Haydi bilin bakalım,
Burası neresidir? (Mutfak)
Yemyeşil yaprakları var,
Yiyenleri güçlü yapar. (ıspanak)
İnek verir bizlere,
Afiyet olsun sizlere. (Süt)
Sulu sulu pişirilir,
Sıcak sıcak içilir. (Çorba)
Ağaç üstünde,
Kilitli sandık. (Ceviz)
Biriktirir, parayı içinde,
Lazım olur, gerektiğinde. (Kumbara)
Gökte gördüm bir köprü,
Rengi var yedi türlü. (Gökkuşağı)
Çocuklar okula başladı,
Yapraklar da sarardı,
Göçmen kuşlar,
Sıcak ülkelere ulaştı. (Sonbahar)
Her şey taze canlıdır,
Güneş daha sıcaktır,
Hayvanlar yavrulamıştır,
Güneş etrafı yakar,
Baharın ilk adıdır. (İlkbahar)
İnsanlar terleyince,
Kendini denize atar. (Yaz)
Sarı kırmızı yeşil yanar,
Dikkat etmeyeni uyar! (Trafik
lambası)
Caddede görev yapar,
Hızlı gidenlere ceza yazar. (Trafik
polisi)
Ağacın parçasıdır,
Rüzgar ile sallanır,
Rengi yeşildir ama,
Sonbaharda sararır. (Yaprak)
Hayvanların yuvası,
Ağaç doludur orası. (Orman)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder